Özgürlüğe adım atmaya ne dersiniz?
Ben 1,5 yıl önce evet dedim ve hayatımın en büyük kuantum sıçramasını yaptım 🙂 Çocukluğumdan beri çok ilgiliydim bu konulara. Özellikle annemle sohbetlerimizin çoğunu metafizik, evren, inanç, Allah konuları kapsar.
İçimde çok büyük bir güç olduğunu her zaman bilirdim. Ama üniversite bitip de iş hayatına girince, kurumsal ve yaşamsal kölelik çerçevesinde ben de sistemin ehilleştirdiği bir birey haline gelmiş, sorgulamayı, araştırmayı, düşünmeyi bırakmıştım. Nasıl olsa her şey düşünülmüştü: çalışıp para kazanacağım, fark yaratıp devamlı statümü arttıracağım, evliydim, çocuk sahibi olup yuva kuracaktım ve emekli olana kadar yılda 14-20 gün arası hak ettiğim tatillerimde dinlenerek ya da gezerek benden bir adım daha ileriye gidebilecek çocuklar yetiştirecek ve hayatımı yaşamayı emekli olana kadar erteleyecektim. Belirsizlik yoktu. Plan ve hedefler netti. Daha fazlasını istemek ise şımarıklıktı.
Sistem, içindeki güç ve potansiyelle seni ayırmak istiyor. Tabi ister, yoksa seni nasıl yönetecek. Siyasetçiler ve din adamları yüz yıllardır bunu yapmaya çalışmış, çalışıyorlar. Çok da başarılı olmuşlar bence. Ne zaman ve nasıl oldu bilmiyorum ama bizi uyuşturmayı, güçsüzleştirmeyi ve ayırmayı başarmışlar.
Çok sevdiğim bir arkadaşım Erden Çevik’in, Metafizik eğitiminin en başında yüzleştiğim Özgür İrade kavramı bende şimşekleri çaktırdı. 34 yaşındayım ve hangi hareketimi özgür iradem ile yapıyorum acaba? Seçimlerim benim kendi iradem mi, ailemin, toplumun, dinin, ülkenin bana verdiği öğretiler mi? Seçtiğim arkadaşlarımı veya işimi ben mi seçmiştim, sistem mi seçtirmişti? Bu soruları aylarca konuşsak bitmez. Ama artık dur deme zamanı ve kontrolü ele alma zamanı gelmedi mi? Kendi realitenizi yaratma zamanı gelmedi mi?
4 seanslık bir çalışma ile Metafiziğe ilk adım atabilir, verilen egzersizleri uyguladıkça içinizdeki gözlemciyi uyandırarak ‘acaba’ demeye başlayabilirsiniz. Acaba gerçekten de kendi realitenizi yaratabilir misiniz? 🙂